Usulca dokunacak gerçeğin arterine

l
Yorgunum, uyumadım
Parmaklarımın ucunda önemsizliğimin kanı
Tanıktım hep sanık bilindiğim günlerde
Prensessiz,
Prenssiz,
Keloğlanın bir başka masala sürüldüğü
Yani güzelin olmadığı
Yani bize kötünün düştüğü
Düştüğüm yerde isminin bittiği
O yer, o karanlık, o cehennem…
Geldim…
Şimdi beni ar damarında sakla!
Çatlarsan kanımla vereceğim rengimi şafaklara
Kahrımdan susacak bülbüller
Ve ismine
En çok senin ismine yakışan
Bülbülün kanından beslenen
Ama türküsüne değer biçmeyen ve kahrını yok sayan.
Gül!
Solacaktır elbet bir gün utancından!

ll
O ki Şah diyenin canını taştan çok yakmıştır,
Şimdi Şah’ın bahçesinde yitirmiştir kokusunu!
Niyazımda eşkıyanın nal izleri,
Pirimin teninde gül yarası
Birileri not alsın bu günleri
Yenildik sansalar da
Ricat bu kalbim,
Sen herkesten sakın ve sakla gözyaşını!

lll
Unutturulmuş bir dilin bağrından
Bir rüyanın yalancı yarısından
Ve güne yürüyen çocukların arasından
Geldim!
Dediler ki
İsmini mavi bir atlasa yazacaklar
Mürekkebi kırmızı!
Biliyorum kendimi,
Ben bir ülke değilim sevgilim…
Ruhumuz metafizik, rengimiz gri
Bir yanımız karanlık yani, bir yanımız aydınlık!
Ahengi yok sabahlarımın…
Onca kahramanın ve kötünün arasında figürandım

lV
Acı olan her şeyin
Bir sözün, bir sazın
Gözüme değmeyen gözün
Eksilen yarım, artan yalnızlığın…
Geldim!
Unuttuklarını anlatacaktım bir kez daha
Akşamına saklanıp şiirler yazacaktım
Sen gerçeğe tutkunsun sevgilim,
Ben masallara inanan bir budala.
Sen yetişkinsin ve kanmıyorsun yazdıklarıma!
Anlatabilirim dilimin döndüğü kadar,
Ekmeği ve açlığı, aşkı ve aşksızlığı.
Sana anlatmaya gücüm yetmiyor.
Ne ki, kendimi bildiğim
Bak bütün bildiklerim kanıyor
Bu gece hece hece tüketeceğim kendimi
Yüreğimin alazında su verdiğim bir bıçak
Usulca dokunacak gerçeğin arterine
Ölecek bir masal kahramanı, bir kötü şair ölecek
İsmini mavi bir atlasa yazacaklar
Yasını annem tutacak!

0 yorum: